- rabıtalı
- rabıtalı zusammenhängend; ordentlich; Person anständig
Türkçe-Almanca sözlük. 2013.
Türkçe-Almanca sözlük. 2013.
rabıtalı — sf. 1) Düzgün, düzenli Acaba Gecik te rabıtalı bir ev bulmak kabil mi? Y. K. Karaosmanoğlu 2) Sözünü bilen, tutarlı, ağırbaşlı Gönül isterdi ki herkes akıllı ve rabıtalı olsun. A. Ş. Hisar 3) Bağlantılı … Çağatay Osmanlı Sözlük
aklı başında — sf. 1) Sürekli akıllı davranan Belçikalıların aklı başında aydınları, bu sergi organizasyonlarını bir yüz karası sayıyorlar. H. Taner 2) Doğru dürüst, kusursuz Bazı günler ne aklı başında ve rabıtalı bir insandır. M. Yesari Atasözü, Deyim ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bağlantılı — sf. Aralarında bağlantı bulunan, irtibatlı, rabıtalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
düzgün — sf. 1) Doğru ve pürüzsüz, muntazam Düzgün tahta. Düzgün yol. 2) Düzenli, kusursuz, insicamlı, rabıtalı, muntazam 3) İyi Belli ki hâlleri vakitleri çok düzgün değil. M. Ş. Esendal 4) zf. Kurala uygun olarak, kusursuz bir biçimde Düzgün konuşuyor.… … Çağatay Osmanlı Sözlük